Hızla gelişen
dünyada inovasyon
bir kuruluşun hayatta kalması için daha önce hiç olmadığı
kadar
büyük bir öneme sahip. Artık bir
“olursa
iyi olur” değil: bir rekabet
gerekliliği konumunda.
Hiçbir endüstri, sektör, teknoloji veya kuruluş “bir sonraki
büyük şeye” karşı güvende değil.
Ayakta kalabilmek;
sürekli çığır açan ürünler, hizmetler ve çözümler üretecek
yenilikler yapmaya bağlı.
Nitekim son beş yılın küresel Ar-Ge harcamalarına baktığımızda, yılda iki trilyon dolardan fazla yatırım yapıldığını görüyoruz. Buna karşın birçok kuruluş, iyi tanımlanmış ve bütünleşik bir inovasyon stratejisine sahip değil. Bu ağır yük genelde şirketlerin Ar-Ge birimlerine yükleniyor. Şirket içi Ar-Ge ekipleri ise özellikle faaliyet alanındaki ürün ve hizmetler konularında uzman kişilerden oluşuyor. Oysaki kurumların inovasyon yapmak için, içerde ve dışarıda iş ortaklıkları yapmak, liderlik etmek, yeni teknolojiler bulmak, pazarın ihtiyaç ve beklentilerini anlamak gibi yetkinlikleri kapsayan, disiplinler arası çok daha olgun bir anlayış düzeyine ihtiyacı vardır.
Stratejik çabamız, üç taraflı bir yapıdan
oluşuyor:
TIT Innovation olarak biz, müşterilerimiz ve
bir bütün olarak yeryüzü.
Bu nedenle
firmamıza
Ar-Ge birimleri kurmak yerine
TIT
Innovation şirketini kurduk.
İnovasyonu tam zamanlı
bir iş ve
hatta ömür boyu sürecek stratejik
bir
süreç olarak görüyoruz.
Şu anda Teknik Tekstil başta olmak üzere, Biyomedikal ve Filtre Teknolojileri alanlarında şirketler için inovasyonlar geliştirerek, onlara pazarda rekabet üstünlüğü kazandırmayı hedeflemekteyiz.
Literatürde inovasyonun birçok tanımı var ancak biz, inovasyonu yeni değer yaratmak için gösterilen stratejik bir çaba olarak görüyoruz. Bu stratejik çabamız, üç taraflı bir yapıdan oluşuyor: TIT Innovation olarak biz, müşterilerimiz ve bir bütün olarak yeryüzü. Ekonomik değer yaratmayı, inovasyonun ön şartı olarak kabul ediyoruz. Stratejik çabalar sonucu ortaya çıkan inovasyonun türü ne olursa olsun ihtiyaçları karşılanacak müşterileri olmalıdır. Yapılan tüm inovasyonların, doğuşundan ölümüne kadar insana ve doğaya zarar vermeyen ve katma değeri yüksek, endüstriyel olarak üretilebilir olması gerekmektedir. Bu nedenle müşterilerimiz ya da yeryüzü için yeni bir fayda üretmeyen hiç bir ürünün yenilikçi sayılamayacağını düşünüyoruz. Bizce, sürdürülebilir inovasyon, insanlığın ve ekosistemin birlikte var olma becerisini artıracak yeniliklerdir ve bu yenilikler müşterilerimiz için de mutlaka bir değer sunabilmelidir.